Türkiye'nin ekonomik dinamikleri içerisinde önemli bir yere sahip olan Bireysel Emeklilik Sistemi (BES), günümüzde 17,36 milyon kişi tarafından kullanılmakta. İş güvencesi, emeklilik kaygısı ve finansal bağımsızlık arayışındaki pek çok birey, BES aracılığıyla gelecekteki yaşam standartlarını güvence altına alma çabası içerisinde. Peki, bu sistemin kullanıcıları için sunduğu avantajlar neler? BES'in Türkiye'deki etkileri ve yarattığı farkındalık hakkında merak edilen tüm detaylar haberimizin devamında.
Bireysel Emeklilik Sistemi, vatandaşların emeklilik dönemlerinde finansal olarak daha rahat bir yaşam sürmelerini sağlamak amacıyla oluşturulmuş “gönüllü” bir tasarruf ve yatırım sistemidir. 2001 yılında yürürlüğe giren bu sistem, devlet destekleri ile bireylerin tasarruf yapmalarını teşvik etmektedir. BES, katılımcılara her ay düzenli olarak belli bir miktar biriktirme imkanı sunarken, aynı zamanda çeşitli yatırım araçlarıyla bu birikimleri değerlendirerek, daha yüksek kazanç elde etme fırsatı vermektedir.
Bu sistemin önemi, emeklilik döneminde devletin sağladığı sosyal güvenlik priminin insana yeterli gelmemesi gerçeğinden ortaya çıkmaktadır. Türkiye'de yaşlanan nüfus ve artan yaşam standartları ile birlikte emeklilikteki finansal yükler de artmaktadır. İşte bu noktada BES, bireylere büyük bir güvence sunmakta. Emeklilik öncesi yaptıkları tasarruflar sayesinde, bireyler hem geçim sıkıntısı yaşamaktan kurtuluyor hem de yaşam standartlarını sürdürebiliyorlar.
BES'e katılmanın en önemli avantajlarından biri, devletin sunduğu katkılardır. Katılımcılar, yatırdıkları her 100 TL için devlet tarafından %25 oranında bir katkı alır. Bu, 1.000 TL yatırıldığında, katılımcıya 250 TL ek katkı sağlanması anlamına gelir. Ayrıca, BES'in sağladığı vergi avantajları da yatırımcıları cezbetmektedir. Katılımcılar, yıllık belirli bir limit dahilinde BES katkı paylarından vergi kesintisi muafiyeti elde edebilirler. Bu durum, tasarrufların daha hızlı bir şekilde büyümesine olanak tanır ve kullanıcıları daha fazla birikim yapma konusunda teşvik eder.
Başka bir avantaj da, BES’in esnek yapılandırmasıdır. Kullanıcılar, kendi ihtiyaçlarına uygun ödeme planları ve birikim hedefleri oluşturabilirler. Bu esneklik, bireylerin finansal durumlarına göre hareket etmelerini sağlar. Ayrıca, katılımcılar istedikleri zaman birikimlerini kullanabilir, gerektiğinde sistemden çıkış yapma imkanına sahip olabilir. Bugün Türkiye'de 17,36 milyon kişinin BES'te bulunması, sistemin sağladığı bu avantajların bir göstergesidir. 2023 itibarıyla yapılan araştırmalara göre, genç nesillerin büyük bir kısmı da emeklilik dönemlerini düşünerek Bireysel Emeklilik Sistemi'ne katılım göstermektedir. Bu durum, toplumsal bir bilinçlenmenin ve tasarruf kültürünün ilerlediğinin göstergesi olarak değerlendirilmektedir.
Türkiye'deki bireysel emeklilik sisteminin büyümesi, sektördeki rekabeti artırmış ve daha fazla alternatif yatırım seçeneğine kapı açmıştır. Özellikle fon çeşitliliği, kullanıcıların portföylerini dilediği gibi çeşitlendirmesine olanak tanır. Hisse senedi, tahvil, döviz gibi farklı yatırım araçlarına yatırım yapabilme olanağı, kişisel hedeflere ulaşmada önemli bir rol oynamaktadır.
Sonuç olarak, Türkiye'de 17,36 milyon kişinin BES'te olması, bireylerin geleceklerini güvence altına alma çabasının bir göstergesidir. BES, sadece ekonomik bir sistem olmanın ötesinde, finansal okuryazarlığın artırılması, tasarruf alışkanlıklarının kazandırılması ve bireylerin gelecekteki yaşam standartlarını koruma amaçlarının gerçekleştirilebilmesi açısından da son derece önemlidir. Önümüzdeki yıllarda, devletin daha fazla teşvik sunması ve bilinçli tasarruf anlayışının yaygınlaştırılması ile BES katılımcı sayısının artması beklenmektedir.